Emlak alanında önemli bir yeri olan “sahibinden. com”da yayınlanan bir ilan, tarihi eserlerin alenen satılabildiğini ortaya koydu.
İnternet sitesinde, “Bursa’da Kültür Sanat Merkezi/Müze/Otel Olabilecek Tarihi Kilise” başlığıyla verilen ilanda, kilisenin satışı için 6 milyon 300 bin lira talep edildi. “Ticari sır ve kişisel veriler” konusunda duyulan hassasiyetle kilisenin yeri ve ismi paylaşılmadı; temsili bir fotoğraf konuldu. İlanda, “Bursa bölgesinde yer alan ve özel mülkiyet statüsüne geçmiş tarihi kilise satışa sunulmuştur. Bölgede yasayan Ermeni nüfusu için inşa edilen kilise, mübadele sonrası nüfusun ayrılması nedeniyle özel mülkiyete geçmiştir ve 1923 yılından itibaren bir süre tütün deposu, ardından da dokuma fabrikası olarak kullanılmıştır. UNESCO Dünya Mirası Listesi›ne giren bir bölge içerisinde, bilinen bir konumda yer aIan kilise, lokasyonu itibariyle turistik amaçla değerlendirilebilir” ifadelerine yer verildi.
HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, Bursa’da bulunan kilisenin satışa çıkarılmasına, «İbadethane satılır mı? Toplum ve devlet buna nasıl izin verir? Yazıklar olsun!” paylaşımıyla tepki gösterdi.
Raymond Kevorkian ve Paul Pabudjian’ın “1915 Öncesinde Osmanlı İmparatorluğu’nda Ermeniler” başlıklı (Aras Yayınları) kitabına göre Eskişehir, Afyon ve Kütahya’yı da içine alan Bursa Vilayeti’nde 1910-1914 yıllarında 118.992 Ermeni yaşamaktaydı. O dönemden kaldığı düşünülen kilisenin ismi ve yeri “Ticari sırların ve kişisel verilerin korunması” gerekçesiyle ilanda yer almadı. (Gazete Pencere)