DIŞ DÜŞMANA İHTİYAÇ YOK, İÇERİDE YETERİNCE VAR

Pandemi dönemini saymazsak İstanbul’da otelciliğin gördüğü en kötü Aralık ayını yaşıyoruz.

Kar yok, terör! yok hatta kayıtsız binalar da elini ayağını konaklama sektöründen hızla çekiyor ancak kentte turist, otellerde doluluk yok.

5 yıldızlısından pansiyonuna kadar doluluk oranları %10-20 arasında. Buna yerli turist de dahil. Bakmayın 3-5 otelin Çinlilere verdiği olağanüstü düşük fiyatlarla %50 üzerinde doluluk yakalamasına.

İSRAİL ETKİSİ TAVAN YAPTI

Gazze’de süren çatışmalar, İsrail devletinin uyguladığı politikalar nedeniyle Dünya’da olduğundan çok daha şiddetli protestolar ülkemizde, hem de farklı boyutlarda görülür olmuştur. Özellikle gençlerin buluşma noktalarından olan kafeler, markası ya da ürünü nedeniyle İsrail’le bağlantılı addedilerek basılmış, oturanlar tartaklanmış, Sultanahmet meydanında malum kıyafetlilerin oluşturduğu gruplar ‘’Allah-u ekber…, Tekbiiirr… ‘’ nidalarıyla turistlerin önünde eylemlerini, protestolarını yapmışlardır. En uygun yer Sultanahmet meydanı olarak neden seçilir? Mesaj kime verilmek isteniyor! sorularının yanıtı, Tarihi yarımadanın merkezinin ,Sultanahmet’in  neden seçildiğini gösteriyor kuşkusuz.

İnsanlık dramına sessiz kalacak değiliz, tabii ki protesto edeceğiz, İsrail’de hükümetin bu eylemini kabul etmeyen on binler her hafta sonu eylemini   yürütmeye, sürdürmeye devam ediyor.

Peki, Cola içene ters bakmak, bilmem ne marka hamburger yiyenin elindeki, önündeki tepsiyi yere fırlatmak acaba kime karşı yapılıyor? Bunu hükümet doğal görüyorsa ,yasaklar Cola’yı, kapatır o kafeleri, ithal ettirmez ürünlerini olur biter. Yoksa yapanın yanına kar kalmaz der ve o tür eylemleri sonlandırır bir şekilde. Demek ki buna göz yumuluyor.

GÜVEN ORTAMI YOK OLUYOR

Emniyet güçleri bunu yapanlara neden göz yumar durumda?

Şiddetin, hukukun olmadığı, Anayasa mahkemesi kararlarının bile tanınmadığı bir ülkeye kim güvenle gelebilir.

Gazze protestolarının şiddeti, protestocuların  saldırganlığı sürdükçe huzur bulamayan turist elini ayağını çeker ülkemizden. İllaki bir turiste doğrudan fiziki saldırı olması şart değil, yabancı ülkelerin güvenlik konusundaki uyarıları, yabancı basının yayınladığı görüntüler  korku ortamını yaratmaya yetmiş durumdadır.

DEVLET İVEDİLİKLE GÜVEN ORTAMINI TEKRAR SAĞLAMALIDIR.

Düşmanın uğraşsa yapamayacağı ,oluşturamayacağı ortamı içeridekiler başarıyla gerçekleştirdiler.

Kültür ve Turizm Bakan kabinedeki ilgili bakan arkadaşlarına ya da doğrudan Cumhurbaşkanına bu konuda durumu anlatmak, alınması gereken tedbirleri sıralamak zorundadır.

Yoksa başarı ile yürütüldüğü söylenip milyonlarca doları harcadığımız tanıtım çabalarımız sonuçsuz kalır.

Önümüzdeki üç ay , yılbaşı dahil turizm sektörü için kara günlere gebe .Oteller boş ise, lokantalar da, alışveriş yerleri de, eğlence mekanları da boş, insanlar işsiz aşsız demektir. Turizm herkesi besliyor bunu unutmayın.

Huzur ve güvenlik turizmin oksijenidir.

Deniz Tüfekçi