Almanya, vize randevularında kısıtlamayı kaldırdı. Aşılarını tamamlamayan da vizeye başvurabilecek ama seyahatleri aşı tamamlanınca mümkün olacak. Ayrıca Çin aşısına kısıtlamaya ilişkin hüküm getirilmedi. İstisnai hallerde onlar da vize alabilecek.
Almanya, Türkiye’yi “yüksek riskli ülke” olmaktan çıkardı ve 30 Eylül’den önce vize başvuruları “neredeyse tamamen” açıldı. Son güncelleme ile, şu üç durumda artık vize başvurularının yapılabileceği belirtildi:
1) ACİL VE İSTİSNAİ HALLER: Seyahat artık mümkün olabilecek. Bu durumda istisnanın kanıtlanması ve gerekli belgelerin hazırlanıp verilmesi şart. İş seyahatleri, tıbbi ve sağlık nedenleri ile yapılacak geziler, aile birleşimi ya da birlikte yaşanılan eşin yanına gidilmesi…
2) TAM AŞILANMIŞ KİŞİLER: AB’nin onayladığı ve tanıdığı Pfizer/BioNTech, Moderna, AstraZeneca ve Johnson&Johnson aşısını olanlar, zaten vize alabiliyor. Bunlara vize randevusu açık ancak aşılarını kanıtlamaları gerekiyor.
3) TAM AŞILANMAYANLAR: Henüz aşılarını yaptırmamış olanlar, acil ve istisnai durumu olmayanlar da vize başvurusunda bulunabilecek. Ama bunlara sadece aşılarını tamamladıkları zaman “seyahat izni” verilecek. O zaman kadar Çin aşısı ya da Çin’den sonra BioNTech olanlar da vizeye başvurabilecek. Sadece Çin aşası olanlar vizeye başvurabilecek. Bunların seyahati bazı AB üyesi ülkelere mümkün. Almanya’ya direk gidişi için ise test-karantina şartı istenebilecek.
Almanya’nın resmi açıklamasında, “AB tarafından tanınan aşıları olmayanlara ilişkin“ bir kısıtlama bulunmuyor. Aşısı olmayanlar, negatif PCR testi ile vizeye başvurabilecek. Bu kişiler seyahat ederse, gittiğinde de test ve karantina şartları uygulanabilecek.
Altı yaşına kadar olan çocuklara test ve aşı mecburiyeti yok. 12 yaşına kadar olan çocuklar, yanlarında aşılı bir ebeveyni varsa onlarla ancak negatif test varsa seyahat edebilecek. Ancak AB çapında bununla ilgili bir karmaşa da var. Bazı ülkeler Sinovac aşısı olanları alıyor, bazıları almıyor. Almanya’nın bu konudaki tavrı da karışık.
AB’ye üye ülkeler, Dünya Sağlık Örgütü’nün listesindeki aşıları kabul etme hakkına sahip. Ancak birlikte hareket etmeleri de şart değil. AB’nin aşılarla ilgili yönetmeliği üyelere bir tavsiye niteliğinde. Sorun Çin aşısında değil, Hindistan veya Kanada’nın uyguladığı aşılarda da çıkıyor.
AstraZeneca’yı İngiltere gibi üreten Hindistan’ın bu aşıda kullandığı “Covishied” maddesi, Almanya’da tanımıyor ama örneğin Güney Kıbrıs’ta tanınıyor. Yani kişi bu bölgelere gidip, oradan Avrupa’ya geçebilir.
Kanada’da Pfizer/BioNTech aşısı yaptıranlar da, Almanya’ya girememek ya da sorun yaşamaktan şikayet ediyor. Çünkü Almanya’nın kullandığı BioNTech aşısı, Aşı Pasaportları’na, “Comirnaty” diye yazılıyor.
Almanlar ve Avrupalılar bunu görünce, “AB’de onaylı Pfizer/BioNTech’i” anlıyor. Kanada ise aşıladığı kişilere bunu “Pfizer/BioNTech” diye kaydediyor. ABD ile sorun bitmişe benziyor, çünkü onlar AB’nin “Aşı Pasaportu”na girdi ve artık Uluslar Arası Dijital Aşı Pasaportu’nda görülebiliyor.
Türkiye’nin de, benzer şekilde AB Aşı Pasaportu’na girmesi gerekiyor. Böylece seyahatler daha da kolaylaşacak.(sözcü)