Operasyonel araç kiralama sektörü, 2020 yılına ait ilk çeyrek verilerini açıkladı. Yılın ilk 3 aylık döneminde Türkiye’de satılan yeni otomobillerden yüzde 8 oranında pay alan sektör, toplamda 7 bin 800 adet yeni aracı filosuna kattı. Bu dönemde 1,3 milyar TL tutarında yeni araç yatırımı yapan sektörün aktif büyüklüğü 29,3 milyar TL oldu. 2018 yılında yüzde 11,5, 2019’da ise yüzde 13,9 oranında daralan operasyonel araç kiralama sektörü, pozitif göstergelerle başladığı 2020 yılının ilk çeyreğinde de araç tedarikinde yaşanan sıkıntının etkisiyle, yüzde 5,1 oranında daraldı. Sektörün ilk çeyrek itibariyle araç parkı büyüklüğü ise 264 bin adet oldu.
Türkiye araç kiralama sektörünün çatı kuruluşu olan Tüm Oto Kiralama Kuruluşları Derneği (TOKKDER), 2020 yılının ilk çeyreğine ait “TOKKDER Operasyonel Kiralama Sektör Raporu”nu açıkladı. Türkiye’de gerçekleşen yeni otomobil satışları Ocak-Mart döneminde, 2019 yılının aynı dönemine göre yüzde 45 oranında artarken, operasyonel araç kiralama sektörü ilk 3 aylık dönemde Türkiye’de satılan yeni otomobillerin yaklaşık yüzde 8’i olan 7 bin 800 adet yeni aracı filosuna kattı. Bu dönemde 1,3 milyar TL’lik yeni araç yatırımı yapan sektörün aktif büyüklüğü ise 29,3 milyar TL oldu. 2018 yılında yüzde 11,5, 2019’da ise yüzde 13,9 oranında daralan operasyonel araç kiralama sektörü, pozitif göstergelerle başladığı 2020 yılının ilk çeyreğinde de, araç tedarikinde yaşanan sıkıntının etkisiyle, yüzde 5,1 oranında daraldı. Sektörün ilk çeyrek itibariyle araç parkı büyüklüğü ise 264 bin adet oldu. Operasyonel araç kiralama sektörü, 2019 yılını 279 bin adetlik araç parkıyla kapatmıştı.
TOKKDER raporuna göre, yılın ilk 3 aylık döneminde Renault yüzde 26,5’lik pay ile Türkiye operasyonel araç kiralama sektörünün araç parkında en çok tercih edilen marka oldu. Renault’u yüzde 13,5 ile Fiat, yüzde 12 ile Volkswagen, yüzde 10,8 ile Ford takip etti. Sektörün araç parkının yarısı kompakt sınıf (C segmenti) araçlardan oluşurken, küçük sınıf (B segmenti) araçlar yüzde 27,6, üst orta sınıf araçlar (D segmenti) ise yüzde 13,9 pay aldı. Filodaki SUV araçların payı yüzde 4,6 olurken, hafif ticari araçların payının yüzde 4’e çıkması da dikkatleri çeken bir diğer unsur oldu. Bu dönemde, sektörün araç parkının yüzde 92,9’unu dizel yakıtlı araçlar, yüzde 6,4’ünü ise benzinli araçlar oluşturdu. Söz konusu araçların yüzde 61,4’ü otomatik vitesli olarak tercih edilirken, manuel vitesli araçların oranı yüzde 38,6 olarak gerçekleşti.
2019 yılını 5,5 milyar TL’lik yatırım ve 279 bin adetlik araç parkıyla kapattıklarını belirten TOKKDER Yönetim Kurulu Başkanı İnan Ekici, geçtiğimiz yıl sonu itibariyle sektörün aktif büyüklüğünün yüzde 29,6 milyar TL olduğunu dile getirdi. 2020 yılına oldukça umutlu başladıklarını kaydeden İnan Ekici, “2019 yılında toparlanma süreci yaşadık. Birçok pozitif gelişme oldu. Sektör, TL kontratlara döndüğü için risklerini daha rahat yönetmeye başladı. 2018’in üçüncü çeyreğiyle başlayan çeyrek bazlı daralma, 2019 yılının 2. ve 3. çeyreğinde 3,5’lara kadar düştü. 2019’un son çeyreğinde ise nihayet yüzde 1,8 daralmayla normalleşmeye doğru adım atmıştık. Sektör olarak pozitif göstergelerle 2020 yılına girdik. Yılın başında araç tedarikinden kaynaklı biraz durgunluk yaşadık. Bu durgunluğu Mart-Nisan aylarında aşacağımızı umuyorduk. Pozitif hava ise, Ocak ve Şubat’ta aldığımız yoğun taleplere bağlı olarak devam ediyordu. Bu kapsamda, 2020 yılını, yüzde 5-6 üzerinde büyüme ve yeniden 300 binli adetlere çıkacağımız şekilde planlamaya başlamıştık. Tabii, tüm bunlar dünyayı etkisi altına alan Yeni Tip Koronavirüs (Covid-19) salgınıyla beraber sekteye uğradı” diye konuştu.
Mart ayının başından itibaren Covid-19 etkilerinin sektörde görülmeye başladığını dile getiren TOKKDER Yönetim Kurulu Başkanı İnan Ekici, “Araç tedarikinde yaşanan sıkıntının etkisiyle birlikte, 2020 yılının ilk çeyreğini yüzde 5 daralma ve 264 bin adetlik araç parkıyla kapattık. İlk çeyrekte operasyonel araç kiralama sektörü olarak 1,3 milyar TL’lik bir yatırım gerçekleştirdik. 2019’un ilk çeyreğinde bu rakam 800 milyon TL idi. Covid-19 etkisi olmasaydı aynı pozitiflikle yatırımlara devam edecektik. Mart’ın başına geldiğimizde, pandemi nedeniyle operasyonel araç kiralama müşterileri için beklemeye alma süreci başladı. Ancak bu süreç henüz operasyonel araç kiralama sektörünü tam anlamıyla etkilemiyor diyebiliriz. Çünkü araçları kullanan bireyler toplu taşıma kullanmak istemediklerinden ötürü araçları bırakmak istemiyor. Şirketler ise, zaten faizin düştüğü dönemlerde çok uygun fiyata kiraladıkları bu araçları, işleri kısmen daralsa da geçici bir durum olduğu inancıyla sözleşme süresinin bitmesine rağmen bırakmıyorlar. Dolayısıyla uzun dönemli kiralamada çok ciddi bir sorunun, pandemi çok fazla uzamadığı sürece, oluşmayacağı yönünde izlenimimiz var” dedi.
İç ve dış hat uçuşlarının tamamen durması nedeniyle, günlük araç kiralama sektöründeki kaybın daha ciddi olabileceğini vurgulayan İnan Ekici sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Günlük araç kiralama sektörünün iş hacminin yüzde 30’luk kısmını yabancı turistler veya yabancı iş adamlarının yaptığı kiralamalar oluşturuyor. Uçuşların neredeyse tamamen durmasından ötürü havalimanı ofislerinden yapılan araç kiralamalarında yüzde 90-95 seviyesinde düşüş var. Öte yandan, müşterilerimizin toplu taşıma yerine araç kiralamaya yönelmelerinden dolayı şehir ofislerindeki kiralamalarda geçtiğimiz dönemlere göre az da olsa bir artış yaşanıyor. Özellikle 15-20 günlük veya aylık kiralamalara bir rağbet var. Tabii bu durum, seyahat kısıtlamalarından dolayı yaşanan kayıp göz önüne alındığında ciddi bir artış değil. Mevcut durumda kısa dönem & günlük kiralama iş hacmi yüzde 50-60 daralmış durumda. Salgının kontrol altına alınması ve kontrollü yeni normale dönüşle beraber kısa dönem & günlük araç kiralamada bugüne göre bir büyüme bekliyoruz. Çünkü tüketiciler ulaşım ihtiyaçlarını günlük araç kiralamayla çözmek istiyorlar. TOKKDER olarak, bu konularla ilgili ve diğer birçok konuyla ilgili ciddi senaryolar üzerinde çalışmaya devam ediyoruz. Özetle, özellikle yüksek sezondaki turizm beklentisinin Covid-19 virüs etkisi ile ciddi düşmüş olması ve bizlerin de yüksek sezonda ağırlıklı cirolarımızı yapmamız nedeni ile düzelme yaşansa da büyük daralma ile karşı karşıya olduğumuzu düşünüyorum. Henüz araç yatırımlarını yapmamamız ise sektör açısından “hava yastığı” etkisi olarak görülebilir.”