Yaklaşık 16.000 seyahat acentası belgesi sahibi kuruluş var. Seyahat acentaları içinde yabancı turist gruplarına tur düzenleyen seyahat acentası sayısı, bana göre 500’ü, bakanlığımıza göre ise 300’ü pek geçmiyor.
İç turizm yapanları da sayarsak tur düzenleyen seyahat acentası sayısı 2000 civarında. Yani 16000 civarındaki seyahat acentası belgesi almış kuruluşun taş çatlasa %15’i seyahat organizasyonu ile uğraşıyor. Bunun dışında kalan belge sahibi kuruluşlar ise, bir ölçüde ulaştırma gibi işlerini yürütebilmek için belge almak zorunda kalmış olanlar. Bunu yazma nedenim, bu sayfadaki meslektaşlarımdan habersizce yapılan müze giriş ücreti zammının yapılmasına herhangi bir tepkinin gelmemesindendir.Bu konu demek ki seyahat acentalarından çok azımızı ilgilendiren bir konu olmuş.
Kültür turizmi yapanların tamamı misafirlerini ülkemizdeki müzeleri gezdirmek durumunda.
Ülkemizdeki müzelerin bir kısmı doğrudan Kültür ve Turizm bakanlığı DÖSİM işletmesinde, büyük bir kısmı özel SİCPA işletmesinde, Ayasofya Historia müzesi gibi yerler bir başka özel işletmenin (DEM olmalı) yönetiminde, son zamanlarda bazıları Saraylar, Kasrlar Milli saray’ların işletmesinde.
Milli saraylar ile bakanlığın bir iletişimi, işbirliği yok gibi.
Geleyim asıl konuya;
MÜZE FİYATI ACENTALARDAN HABERSİZ ARTIRILIYOR, BU SAYFALARDA KİMSENİN SESİ ÇIKMIYOR
Milli saraylar yönetimine bağlı Topkapı sarayında giriş ücreti bir gecede 1700 tl iken 2000 tl’ye artırıldı. Bu konuda TÜRSAB’ yönetimine bir bilgi verilmiş olsaydı herhalde yönetim bu konuda bilgiyi üyelerine geçerdi. Kültür turizmi yapan seyahat acentaları bu yükün (aniden gelen bilet fiyatı zammını yurt dışındaki operatörlerİ bildirme şansı yok, bildirse bile broşürlerine turun fiyatını basmış olan operatörlerin bu fiyatı değiştirme şansı yok, yani aradaki farkı bizler ceplerimizden ödemeye mecbur bırakıldık.
Milli Saraylar idaresi bu zamları acaba Kültür ve Turizm bakanlığına, ya da TÜRSAB’a bilgi amaçlı iletiyor mu?
İletiyorsa, bakanlıktaki yetkililer, Başta bakanımız, turizmden gelme, seyahat acentası kökenli müsteşarımız, sayın bakanın danışmanı olarak görevlerini yürüten seyahat acentası sahibi meslektaşlarımız acaba böyle bir artışın acentaları zor duruma sokacağını neden söylemezler Milli saraylar işletmesine?
Hadi diyelim ki yukarıda görevlerini saydığım Bakanlık yetkililerinden hiç biri kültür turizmi ile uğraşmıyor, bu konuyu bilmiyorlar. Peki bu fiyat artışından etkileneceklerini bildikleri kültür turizmi yapan meslektaşlarını Türsab kanalıyla neden dikkate alıp, fikirlerini sormazlar?
Ya da Türsab, bu konuda bir itirazda bulunuyor mu?
Ben yaptım oldu!, ne halin varsa gör! Anlayışı, zaten fiyat artışları nedeniyle zora girmiş olan yabancı pazarlarımızı kaybetme tehlikesi ile bizi baş başa bırakır.
Yarın söylenenlere göre Sultanahmet camisine de giriş ücretli olacakmış!
Şimdi ücretsiz olan Taştepelerden , Karahantepe‘nin de yarın bir gün Göbeklitepe düzeyinde giriş ücretine tabi olacağı söyleniyor. Bedava gezilsin diye, daha ucuza gezilsin diye yazmıyorum bunları. Bilgi verin en az 6-7 ay önce. Yurt dışına fiyatları biz Eylül ,Ekim aylarında veririz, yurt dışındaki tur operatörü yılbaşından önce basacağı broşürüne turun fiyatlarını yazabilsin diye. Müze fiyatları en geç Ekim ayında, nisan ayında uygulanmak kaydıyla bakanlıkça ilan edilirdi eskiden. Şimdi bırak haber vermeyi önceden, bu gün duyurup, yarın uygulamaya sokuyorlar fiyatları.
Bu yazdıklarıma yanıt verecek, açıklama yapacak, öyle değil, işin aslı böyledir diyebilecek Bakanlık yetkilisi, Milli saraylar idaresi yetkilisi, Türsab yetkilisi?
Yoksa biz acentalara, ‘’ Saldım çayıra, Mevlam kayıra! ‘’anlayışıyla mı bakılıyor.
Kültür turizmi yapanlara böyle davranılırsa, başlıkta yazdığım gibi, başka düşmana ihtiyaç yok! derim.
Deniz Tüfekçi
- Düşmana İhtiyaç Yok! - 12/01/2025
- 29 Ekim, en büyük bayramımız, Cumhuriyet bayramımız - 30/10/2024
- Turizm özgürlüğün elbisesidir, gıdası demokrasidir. - 17/07/2024