MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir, basın özgürlüğüne yeni bir boyut kazandıracak bir teklif sundu. TBMM Başkanlığı’na sunulan bu kanun teklifi, terör suçlarına karışmamış ve 15 yıl mesleki deneyime sahip basın mensuplarına yeşil pasaport verilmesini öngörüyor. Bu hamle, medya diplomasisinin geliştirilmesi ve doğru bilginin yayılması adına önemli bir adım olarak görülüyor.
Teklifin arkasındaki temel gerekçe, Türkiye’nin karşılaştığı zorluklar ve medya üzerinden yürütülen dezenformasyon kampanyalarına karşı koymak. Özellikle terör örgütleri ve çevrelerinin global medya aracılığıyla Türkiye’ye yönelik eylemlerinin arttığı bir dönemde, bu teklifin önemi daha da artıyor. Türkiye’nin milli güvenlik hassasiyetlerine ve haklarına hizmet edecek bir medya diplomasisinin geliştirilmesi gerektiği vurgulanıyor.
Teklif, ülkenin karşı karşıya olduğu karanlık emellere karşı etkili bir savunma mekanizması oluşturmayı amaçlıyor. Bu bağlamda, akıl ve vicdan sahibi, vatansever basın mensuplarının yurt dışında görevlerini daha rahat yerine getirebilmeleri için gerekli kolaylıkların sağlanması gerektiği belirtiliyor. Bu durum, medya diplomasisindeki yetkinliği artırarak Türkiye’nin uluslararası alandaki sesini güçlendirecek.
Pasaport Kanununda Önemli Değişiklik
Bu düzenleme, terör suçlarına bulaşmamış, 15 yıl mesleki deneyimi olan ve basın kartı sahibi gazetecilere yeşil pasaport verilmesini içeriyor. Bu pasaportlar, Dışişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığının olumlu görüşleri alındıktan sonra İçişleri Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulan yönetmelikle dağıtılacak. Bu değişiklik, basın mensuplarının uluslararası görevlerini daha etkin bir şekilde yerine getirmelerine olanak tanıyacak ve Türkiye’nin dünya sahnesindeki temsilini güçlendirecek.
Bu teklif, basın özgürlüğü ve medya diplomasisi alanlarında Türkiye’nin attığı önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Yeşil pasaportun sağlayacağı kolaylıklar, gazetecilerin uluslararası alanda daha etkin olmalarını ve Türkiye’nin sesini daha geniş bir kitleye duyurmasını sağlayacak. Bu gelişme, hem basın özgürlüğüne hem de Türkiye’nin uluslararası imajına katkıda bulunacak bir yenilik olarak görülüyor.