web analytics

28 Aralık 2024, Cumartesi

Hedef İzmir’de inanç turizmi

Hedef İzmir’de inanç turizmi

İzmir,  inanç turizminde önde gelen Yunanistan, İsrail ve İtalya gibi ülkelerin rehberlerinin katıldığı uluslararası seminere ev sahipliği yaptı. 18-22 Şubat tarihlerinde düzenlenen seminer sürecinde yabancı rehberlere,  Bergama, Efes ve Urla’daki inanç turizmi materyalleri de inceleme gezileriyle tanıtıldı.

İzmir’in inanç turizmi yönünden önemli bir potansiyeli olduğuna dikkat çeken İzmir Ticaret Odası Yüksek İstişare Kurulu üyesi ve Destination İzmir Başkanı Bülent Tercan, ‘Bir turizm hazinesinin üzerinde oturuyoruz.  Vatikan, Yunanistan, İsrail ve İtalya gibi ülkeler inanç turizminden çok önemli gelirler elde ediyorlar. İzmir’in de bu ülkelerdeki inanç turizmi değerleri ile boy ölçüşebilecek kapasitede potansiyeli var. Amacımız doğru tanıtım, doğru planlama ve İzmir’i inanç turizminde şahlandıracak projeleri hayata geçirmektir’ dedi.

İzmir’in inanç değerleri

İzmir’in, inanç turizmi konusunda tecrübeli Yunan, İsrailli ve İtalyan rehberlerin katılımıyla  roadshow ve seminere ev sahipliği yaptığını hatırlatan Tercan, ‘Turizm denilince sadece doğal güzellikler, güneş, deniz akla gelmemeli. İzmir bu alanlarda da çok iyi ama sağlık, kültür turizmi ve inanç turizmi dünyada azımsanamayacak bir ekonomiyi yönetiyor. İzmir Meryem Ana, Acropolis, Asklepion, St. John’s Basilica, Efes harabeleri, Terrace Houses, Urla Bağ Yolu ve Agora gibi inanç turizmini besleyecek kaynaklara sahip. Seminer vasıtasıyla yabancı rehberlere bu merkezlerde inceleme gezileri düzenlendi, bölgedeki turizm değerlerinin özelliklerini de içeren haritaları dağıtıldı. Temaslarımızı sürdüreceğiz, kısa vadede ciddi dönüşler alacağımıza inanıyoruz.’ diye konuştu.

Yaraları Turizm ile saralım

Kültür ve İnanç Turizm Derneği ve Tutku Turizm’in işbirliği altında düzenlenen organizasyonun başarılı geçtiğine değinen Bülent Tercan sözlerini şöyle sürdürdü:  ‘Platform başkanı Levent Oral’ın çabaları, engin vizyonu ile bu yolda ilk adım atıldı. Yerel yönetimlerin de bu çalışmalara destek verip geliştirmesi önemli.

Şubat başında yaşanan büyük deprem felaketi tüm ulusumuzu yasa boğdu. Bu felaketin mali boyutu da var. Ekonomik anlamda Türkiye’yi zora sokacak afet etkilerini en aza indirgemek, Türk ekonomisine güç vermek ve felaketin yaralarını sarmak için eskisinden daha çok çalışmamız gerekiyor. Önemli döviz girdisi sağlayan Turizm, ülkeye gelir getirmesi bakımından kritik öneme sahip. Özellikle güneşiyle, deniziyle, tarihi dokusu, termal kaynakları ve inanç turizmi değerleri adeta bir Turizm Hazinesi’ne sahip olan İzmir’e de bu noktada görevler düşüyor. Elimizdeki hazineden doğru şekilde yararlanalım, kentimiz gelişsin, ülke ekonomisi rahatlasın.’