İstanbul 30 milyon!

Var mı arttıran?
Son söz,
Sayın Başkan’dan geldi.
30 milyon turist!

Ortalama 3 gün kalsalar.
Yılda şu kadar geceleme.
Yaklaşık, 250 bin yatak, günlük.

Afaki, ortalama…
Dedik, oldu, misali.
Ne taksi düşünen var,
Ne metro.
Ne vapur,
Ne de tramvay.

Gülhane durağında,
2 Türk karşılaşınca,
birbirimize sarılıyoruz.

Hoş,
Her gördüğünüz, turist değil diyeceksiniz.
Haklısınız.
Çoğu artık,
neredeyse, vatandaş.
Neredeyse derken,
bana AKP kartını gösteriyor.
Adam,
ülkeye iltica etmeden,
AKP ye üye olmuş.

İşte böyle bir İstanbul’a
30 milyon turist.
Ne vapura,
Ne tramvaya binebilirsin.

Oteller dolu olabilir,
Zaten, sadece oteller yetmez,
Kiralık odalar,
Kiralık evler…
Hepsi dolacak.

İstanbul’da 30 milyon yabancı.
Kim, nereden, ne için gelmiş,
belli değil.

İstanbul,
O kadar değersiz değil.
Dünyanın göz bebeği.
İpini koparan değil,
İstanbul’u gerçekten seven,
isteyen, meraklısı
gelmeli.

İstanbul.
Dünyanın merkezi.
Büyük bir değer.
Hiç de ucuza gitmeyecek kadar.

İstanbul,
O kadar da,
Dolar için, Euro için
yok edilecek bir kent, hiç değil.

Barcelona bağırdı,
Yeter artık,
Turist istemiyoruz!
Neden, dediler.
Sokaklarımızda yürüyemiyoruz,
denize giremiyoruz.
Dediler.
Barcelona sahilleri halka açık.
Hiçbir otel kapatmamış.
Barcelona iyi bir örnek,
destinasyon yönetimi adına.

İstanbul’un,
Barcelona’dan ne farkı var?

Var elbette.
Barcelona’da yaşayanlar,
seslerini çıkartabiliyorlar.
Çıkartmak yetmiyor,
duyuruyorlar da…

Çalışan, yaşayan
İstanbul’lular için
30 milyon turist
ne ifade ediyor, ya da,
ne ifade edecek öğrenmek,
bilmek gerekecek.

Kim istemez,
30 milyon turist,
Kişi başı ortalama 1500 dolar.
Yaz, yaz bitmiyor.
Ucu bucağı sonsuz rakamlar.
Hayali bile güzel.

İyi de gerçekler?
Ya o 30 milyon turist,
gerçekten İstanbul’a gelse,
ne olur?
Hiç düşündünüz mü?