web analytics

Otel dolulukları Türkiye genelinde neden düştü!

Otel dolulukları Türkiye genelinde neden düştü!
Perşembenin gelişi Çarşambadan belli, ilk üç ayda ,hatta 4 aydaki durum değerlendirilmesi gibi görülse de, haziran ayına kadar tablonun böyle gideceği görülmektedir. O nedenle değerlendirmemi ilk 5 aya göre yapmaya çalışacağım
Bir yandan geçen yıla göre gelen turist sayısının kıyaslandığımız ülkelere (Fransa, İspanya, İtalya, Yunanistan gibi) daha az artış olsa da  artmış olduğu söylense de, konaklama sektörünün deneyimli iş bilirleri ülkenin şehirleri ya da sahil kentleri , farketmiyor, gelen rezervasyonlarda durgunluk, mevcut gecelemelerde %35 civarında bir genel doluluk ortalaması ile başa baş olduğumuzu ifade ediyorlar.
Bakanlık verileri ise ilk 3 ayda sayıda artış olduğunu söylese de. konaklama tesislerinden gelen ses, geçen yılın daha altında bir doluluk  ile yaşadıklarını söylüyorlar. Sahil bandı henüz çok sayıda oteli ya açık değil, ya da henüz müşteri talebi olmadığı için müşterisiz durumda.
Depremin geçici de olsa bölgesel, hatta ülkesel bazda etkilerini görmüş olsak da, bu günün temel , kalıcı nedeni olarak göremiyorum. Tek korku, İstanbul’un deprem kuşağında olması
Bakanlığa değil ama istatistiklere pek güvenmediğim için durumun neden böyle olduğunu, yani toparlanma olmasını hala beklediğimizi biliyorum.
FİYATLARIN YÜKSEKLİĞİ
Tur operatörleri, yerlisi yabancısı fiyatların yüksekliğinden şikayetçi. Geçen yıla göre fiyatlar döviz bazında %20-30 oranında artmış durumda. Sadece sahilde değil, her yerde otel fiyatları artmış durumda.
Bu fiyatlarla sizi satamayız!, fiyatları geçen yıl düzeyine hatta altına indirin diyenlere ,konaklama sektörü artan maliyetleri  karşılamanın  tek yolunun fiyat artışı olduğunu söylese de, ne döviz o oranda artmış, ne Hükümetin açıkladığı enflasyon azalmış(gerçeğin yarısı deniyor kulağa fısıldayanlar) ne de ücret artışı oranı ile aynı oranda, hatta yarısı oranında bile değil diyorlar fiyatlarını artırıp yeni sezona girmek üzere olan otellerin sahipleri.
KURTARMIYOR ABİ!
Rakip ülkelerle kıyasladığımızda ,fiyatlarımız yüksek mi?
Genelde rakip ülkelere göre ne fiyatımız daha fazla ne de servisimiz onlardan geri.
Maliyetlerimiz mi onlara göre yüksek? Konaklama sektörü enflasyonun altında ezilmekten döviz gelirli olanlar dahil kurtulamamış durumda. O halde fiyatların düşmesi, ciddi bir borç yükü altındaki tesislerin yaşamlarını sürdürmelerinin olanaksız olduğu görülmektedir.
DÜNYADA EKONOMİK KRİZ
Pandemi sonrası ilk yılda patlama gösteren seyahat trendi, ikinci yılda harcamaları biraz frenlemiş görünüyor. Fiyatlar sadece bizde değil, diğer ülkelerde de bizim kadar olmasa da yükselmiş durumda.
Paranın satın alma gücü azalmış durumda, bizim paradan değil, dövizin genelde güç yitirmesinden dem vuruyorum. Peki bu kriz neden başkalarını değil de hep ve önce bizi vuruyor? Başka nedenler de olmalı.
SEÇİM NASIL BİTECEK !
Siyasi belirsizlik, seçim sonuçlarının açıklanması ile oluşacak siyasi atmosfer, komşularla ilişkilerin geleceği gibi sorular yabancıların kafalarında yanıt bekliyor.
PLANSIZ KAPASİTE ARTIŞI !
Cuma namazında şu kadar kişi olur hesabı ile nasıl cami yapılıyorsa, özellikle sahillerde, Temmuz , Ağustos aylarındaki doluluklara bakılarak konaklama tesisi üretilmesi sonucu geri kalan aylarda fiyatlar neredeyse maliyetin altına çekilerek satmak zorunda kalınmaktadır.7 aylık sezon, artık bir çok tesis için 3 aya inmiştir.
Bunun böyle gitmeyeceğini konaklama sektörü anlamış değildir, tedbir de istemektedir, bırakınız yapsınlar , bırakınız batsınlar! mantığını devamında getirmiştir. Son günlerde çok yatak sahibi tesislerin patronları, yatak fazlalığından şikayet etmeye başlamışlardır. Ben yapayım, benden sonra yapmasınlar ! anlayışını da kimse ciddiye almamaktadır.
SORUN YAPISALDIR
1960’ların ihtiyaçlarına göre yapılanmış turizm sektörünü yönetme modeli artık işlevsizdir, miyadını doldurmuştur, Turizm sadece Turizm bakanlığı ile ya da yanına Kültür bakanlığını da getirerek çözülecek boyutu aşmıştır. En az 14v Bakanlık doğrudan turizm sektörü ile ilintilidir ,onlarsız turizm yürüyememektedir. Artık rica minnet sektörün sorunları çözülemez, düzenleme ve denetimin olmadığı bir yapıda sadece vurgun ya da batış söz konusudur.
Sanırım yeni dönemde bunlar konuşulmaya başlanacak, gevezelikle vakit geçirmenin bir yararı olmadığı görülecektir.
Deniz Tüfekçi