Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Timur Bayındır, turizm sektörü açısından bugünden 2019 yılını tahmin etmenin zor olduğunu, ancak gelecek yıla ilişkin iyimser olduğunu dile getirdi. Bayındır, “Henüz konuşmak için çok erken. Ancak bugünden 2019 yılına yönelik ön satışlardan olumlu sinyaller geldiğini söyleyebiliriz. Türkiye turizmde büyük oyuncu olarak yeniden sahaya indi” dedi. Başkan Bayındır, Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı’nı da sektör olarak desteklediklerini belirtti.
Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Timur Bayındır, iki yıllık sıkıntılı dönem sonrasında turizmde bu yıl yaşanan yükselişin gelecek yıl da devam etmesini beklediklerini belirterek, “Türkiye turizmde büyük oyuncu olarak yeniden sahaya indi. Turizmde uluslararası arenada pazarlık gücümüzü de yeniden kazanmaya başladık” dedi. Bugün Titanic Downtown Beyoğlu Hotel’de gerçekleştirilen TÜROB Geleneksel Öğle Yemeği vesilesiyle açıklamalarda bulunan Başkan Bayındır, Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı’nı da tüm sektör olarak desteklediklerini ifade etti. Başkan Timur Bayındır, “Muhakkak ki bu programa sonuna kadar destek vereceğiz. Burası bizim ülkemiz. Her türlü fedakarlığa hazırız. Elimizden gelen her şeyi, hatta elimizden gelenin fazlasını yapmaya hazırız. Yüzde 10, gerekiyorsa daha fazla indirimle bu programda yerimizi alacağız ve bütün gücümüzle destekleyeceğiz” dedi.
Turizmde 2019 beklentilerini de dile getiren Bayındır, bugünden 2019 yılını tahmin etmenin zor olduğunu, ancak gelecek yıla ilişkin iyimser olduğunu dile getirdi. Bayındır, “Henüz Türkiye için işaret fişeği niteliğindeki fuarlar başlamadı. Londra, Berlin, Madrid, Moskova vs fuarlarından gelecek işaretler çok önemli. Ancak bugünden 2019 yılına yönelik ön satışlardan olumlu sinyaller geldiğini söyleyebiliriz. Turizm ürünleri ve çeşitliliği bakımından birincil rakiplerimizden olan İspanya son iki yılda rekorlara imza atarken, Türkiye’nin yeniden devreye girmesiyle kan kaybetmeye başladı. İspanya’nın gerileme yaşadığı pazarlardan Türkiye’ye bir kayış olmasını bekliyoruz” diye konuştu.
“Sektörümüz açısından olumlu olarak nitelendirebileceğimiz bir yaz sezonunu geride bıraktık” diyen Bayındır, “Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre bu yılın ilk 8 ayında geçen yılın aynı dönemine göre turist sayısında yüzde 23 artış gerçekleşti ve 27 milyon yabancı turist geldi. Yılın ziyaretçi sayısı açısından çift haneli artışla bitmesini bekliyoruz. Konaklama sektörü de yazın son ayında doluluk hızı yavaşlamasına rağmen yüksek sezonu artışla kapattı. Türkiye genelinde otel dolulukları yüzde 70’in üzerinde seyretti. Türkiye’nin Ağustos 2018 otel dolulukları, 2017 yılının aynı dönemine yüzde 1.4 artarak yüzde 76.2 olarak kaydedildi” dedi.
Fiyat artışının da söz konusu olduğunu ifade eden Bayındır, şunları söyledi: “Ama bu demek değil ki, Türkiye turizmden çok para kazanmaya başladı. Daha önce de sürekli olarak belirttiğimiz gibi, bu yıl maalesef fiyatlarda, turist ve doluluk artışı kadar hızlı bir yükseliş gerçekleşmedi. Fiyatlarda 2013-2014 yıllarının seviyelerine dönmek için bir kaç yıl daha beklememiz gerekiyor. Yani yine dönüp dolaşıp aynı konuya geliyoruz. Mutlaka ve mutlaka kişi başı harcamayı dolayısıyla gelirleri artırıcı uygulamaları devreye sokmak zorundayız. Belki turist sayısını beklentilerin üzerinde artırabiliriz ama asıl önemli olan geliri artırmak. Kişi başı harcamayı dolayısıyla gelirleri artırıcı uygulamaları devreye sokmak zorundayız. 2017 yılını 26.2 milyar dolar turizm geliriyle kapatmıştık. Bu yıl ilk 6 ayda 11 milyar 469 milyon dolarlık gelir elde edildi. Geçen yılın ilk 6 ayına göre yüzde 30.6’lık artış yaşandı. Bu trendin devam etmesini, yıl sonu itibariyle de bu artış oranının gerçekleşmesini bekleyebiliriz. Kişi başı harcama bu yılın ikinci çeyreğinde 638 dolara geriledi. Geçen yıl bu rakam 681 dolar olmuştu. Maalesef gerileme söz konusu. Türkiye’de 2017 yılında ortalama harcama kişi başı 681 dolar olarak gerçekleşmişti. Kişi başı harcama bu yılın ikinci çeyreğinde 638 dolara geriledi. İspanya’da turist başı harcama 1.050 Euro civarında, yani Türkiye’nin epey üstünde.
İtalya’da 1.100 Euro ve Fransa’da ise kişi başı harcama 1.400 Euro’nun üzerine çıkıyor. Buradaki farkın en önemli sebeplerinden biri, turiste şehir içinde eğlence, gastronomi, kültür/sanat gibi alanlarda harcama yaptırabilmektir.”
Tanıtım ve pazarlama konusunda 2019 yılı çalışmalarını başlattıklarını da belirten Bayındır, şu bilgileri verdi: “Kültür ve Turizm Bakanlığı organizasyonu, TÜROB ve THY Ukrayna Workshop etkinliğini 2 Ekim’de Kiev’de gerçekleştirdik. 2017 yılında Ukrayna’dan ülkemize gelen turist sayısı yüzde 23 artışla 1 milyon 284 bini geçti. Hedefimiz yeni turizm ürünleriyle gelir düzeyi yüksek yabancı turist grubunu çekebilmek. Kış sezonunda Ukrayna’dan İstanbul, Kayseri ve Kapadokya’nın kültür+kış turizmi paket satışlarını yeni bir ürün olarak pazarlamayı amaçlıyoruz. Ülkedeki kış sporlarına olan ilgi göz önüne alındığında bir potansiyel var. Ukrayna’dan deniz aşırı destinasyonlara doğru yönelerek, geçen hafta ayrıca Güney Amerika pazarına odaklanarak, FIT Arjantin Turizm Fuarı’na katıldık. İtalya’da Rimini Turizm Fuarı’nı takip ediyoruz. Sıradaki diğer önemli fuarları da takip tanıtım ve pazarlama faaliyetlerimize tüm hızıyla devam edeceğiz. Bakanlığımızın da açıkladığı üzere 2019 yılında tanıtım ve pazarlama stratejisinde fuar sayılarında epey bir azalma ve stant alanlarında küçülme olacak. Biz de TÜROB olarak daha farklı yöntemler izlenmesi gerektiğini, standart fuar katılımlarının çok efektif olmadığını öteden beri savunuyoruz. Kiev workshop’u bu anlamda çok güzel bir örnek oldu. Bakanlık ve sektör işbirliğinin en verimli şekilde nasıl gerçekleştiğini gördük. Bundan sonra, hedef pazarlarda ve ürünlerde benzer çalışmaları arttıracağız.”
İmar Barışı konusuna da değinen Bayındır, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılan yeni düzenlemeler 20 Eylül 2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Tapu Harçları ödenmiş olan tüm alanların, Yapı Kayıt Belgesi Bedeli hesaplamalarına dahil edilmesi sonlandı. Aykırılıklarda, yapı yaklaşık maliyet bedeli aykırılıktan dolayı meydana gelen alan üzerinden, asgari 1000 metrekareden hesap edilecek. Şimdi ikinci kısımda 1000 metrekarenin epey altında kalan küçük işletmeler için ne yapılabilir ona bakacağız” dedi.
Diğer önemli bir gündem konusunun da işletmelerin, sözleşmelerindeki döviz cinsi ödemelerin TL olarak revize edilmesi olduğuna işaret eden Bayındır, “Kurduğumuz temaslar netice verdi. Kurduğumuz temaslar netice verdi. Bu konuda Sayın Bakanımız Mehmet Ersoy’a ayrıca teşekkür ediyoruz. Temaslarımıza karşılık hemen girişimlerde bulundu. Turizm müesseselerinin, Türkiye’de yerleşik kişilere/Türkiye’de yerleşik seyahat acentelerine ‘Her Türlü Hizmetlerini Döviz Cinsi Sözleşmelerle’ satmaları/pazarlamaları mümkün olacaktır. Yani otellerimiz aynı işleyişlerine devam edecektir” diye konuştu.