Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB), Afyonkarahisar’da “Sağlık Turizmi Çalıştayı” düzenledi. 2 gün sürecek olan Sağlık Turizmi Çalıştayı’nın açılışı, bugün Afyonkarahisar Korel Otel’de TÜRSAB Başkanı Firuz B. Bağlıkaya’nın katılımıyla gerçekleşti. Açılış töreninde sırasıyla TÜRSAB Sağlık İhtisas Başkanı Halil Yılmaz, TÜRSAB Başkanı Firuz B. Bağlıkaya, USHAŞ Genel Müdürü Mehmet Ali Kılıçkaya, AK Parti Bursa Milletvekili Op. Dr. Mustafa Esgin ve Afyonkarahisar Valisi Mustafa Tutulmaz konuşma gerçekleştirdi.
TÜRSAB Başkanı Firuz B. Bağlıkaya; konuşmasında turizmi 12 aya yaymak ve daha fazla gelir elde edebilmek için sağlık turizminin önemine değindi. Bağlıkaya; “Yabancı ziyaretçi sayısında elde ettiğimiz başarıyı turizm gelirleri bakımından da elde etmek için kitle turizminin yanında katma değeri yüksek turizm çeşitlerine ağırlık vermemiz gerekiyor. Bunlardan belki de en önemlisi sağlık turizmi. Türkiye; denizi, kumu, güneşi, tarihi, kültürü, doğal güzellikleri ile turist çeken bir ülke olduğu kadar son yıllarda yapılan yatırımlar neticesinde sağlık turizmi alanında dünyada öne çıkan destinasyonlardan biri haline geliyor. Sağlık turizmi denince genelde akla ilk gelen “medikal turizm” oluyor. Sağlık turizminin wellness, spa, termal, ileri yaş gibi pek çok bileşenleri ve alt başlığı bulunuyor. Tıbbi tedavi alanındaki gelişmelerin yanı sıra sağlık turizminin en önemli unsurlarından olan termal sağlık turizmi alanında da önemli bir potansiyele sahibiz. Sıcaklıkları 20 derece ile 110 derece arasında değişen 1500 civarında doğal termal su kaynağımız ile jeotermal kaynakları açısından Avrupa’da 1’inci, dünyada ise 7’nci sırada yer alıyoruz.Ülkemizde termal tesisler ve kaplıcalardan faydalanan yabancı ziyaretçi sayısı 2018 yılında 600 bini aştı” dedi.
Konuşmasında dünya nüfusunun giderek yaşlandığına dikkat çeken Firuz B. Bağlıkaya, 3’üncü yaş turizminin geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Afyonkarahisar genelindeki turistik tesislere konaklama amaçlı giriş yapan kişi sayısının 1 milyon olduğunu belirten TÜRSAB Başkanı Bağlıkaya; “Küresel Sağlık Enstitüsü (GWI) verilerine göre, 2017 yılı itibarıyla termal ve mineral kaynaklar pazarının küresel büyüklüğü 56 milyar dolar civarında iken bunun 37,1 milyar dolarlık bölümünü spa hizmeti de içeren termal hizmetler oluşturdu. Dünya nüfusunun hızla yaşlanmasıyla birlikte “3’üncü Yaş Turizmi” olarak adlandırılan turizm potansiyeli de önem kazanıyor. Birleşmiş Milletler projeksiyonlarına göre dünya genelinde 60 yaş üstü insan sayısı 2050 yılında 2 milyar 80 milyonu bulacak. Yatırımlarımızı ve hazırlıklarımızı “3’üncü Yaş Dönemi” olarak nitelendirilen dönemde bulunan, özellikle gelişmiş ülkelerdeki insanları dikkate alarak yapmalıyız. Yaşlı ve hareket kabiliyeti sınırlı insanlara uygun bir altyapı oluşturmamız gerekiyor. Sağlık turizmi gerekli çalışmalar ve yatırımlar yapıldığında çok önemli kazanımlar sağlayan bir alan. TÜRSAB olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da çalışmalarımızı sürdüreceğiz” dedi.
TÜRSAB’ın düzenlediği Sağlık Turizmi Çalıştayı’na ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyduklarını ifade eden Afyonkarahisar Valisi Mustafa Tutulmaz; “İlimizi doğrudan ilgilendiren konuların en başında sağlık turizmi geliyor. Şu anda termal tesis olarak 27 bin yatak kapasitemiz var ancak bu rakam yeterli değil. Halihazırda 12 bin yatak kapasitesine sahip yatırımlarımız devam ediyor” diyerek, kalkınma planlarında Afyonkarahisar için 75 bin yatak kapasitesinin öngörüldüğünü belirtti.
TÜRSAB Sağlık İhtisas Başkanı Halil Yılmaz ise termal turizm potansiyeli hakkında katılımcılara bilgi verdi. “Bu çalıştayı ülkemizdeki mevzuat ve sahada yaşanan sorunlar ve çözüm önerileri için düzenledik” diyen Yılmaz, “Termal sağlık turizmini geliştirmek için dünyanın en yüksek potansiyeline sahip Çek Cumhuriyeti, Macaristan ve Almanya örneklerinde olduğu gibi ‘Termal Kür Merkezlerimizin’ oluşturulması noktasında hep birlikte eşgüdümlü olarak çok çalışmamız gerektiğini düşünüyorum” dedi.
2 gün sürecek Sağlık Turizmi Çalıştayı’nda, dünya çapında 30 milyon insanın sağlık ve tedavi amacıyla gerçekleştirdiği seyahatler sonucunda oluşan 100 milyar doların üzerindeki turizm pazarından, Türkiye’nin aldığı payı artırmak için neler yapılması gerektiği konuşulacak.